Cumhurbaşkanın Cumhuriyet tarihinde ilk kez doğrudan
doğruya seçmenlerin oyuyla belirlenecek olması, Anayasa’da belirtilen Cumhurbaşkanın
yetkileriyle birlikte düşünüldüğünde, Türkiye’de yarı-başkanlık sistemine geçiş
yapılacağının bir göstergesi. Fransız anayasa hukuku uzmanı Duverger’e göre de,
bir sistemin yarı-başkanlık olarak tanımlanabilmesi için cumhurbaşkanının halk
tarafından seçilmesi, cumhurbaşkanının önemli yetkilere sahip olması ve
meclisin güvenine tâbi olan bir başbakan ve kabinenin bulunması gerekir.
Cumhurbaşkanın yasama, yürütme ve yargı alanlarındaki yeni görevleri ve
Cumhurbaşkanın doğrudan halk tarafından seçilmesi TBMM ve hükümet karşısında
siyaset üretecek yeni bir güç haline getiriyor. Bu noktada Amerika’daki
başkanlık sistemi ve Avrupa’daki yarı-başkanlık ve parlamenter sisteminin
Türkiye ile karşılaştırılması konuya açıklık getirecektir.
Türkiye’de
yarı-başkanlık sistemi tartışmaları
21 Ekim 2007 tarihinde yapılan oylama sonucunda
anayasamıza cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi düzenlemesi
getirilmiştir. 1982 Anayasasına göre cumhurbaşkanının referanduma başvurma,
çeşitli kurumlara atamalar yapma ve olağanüstü hal KHK’sı çıkarmak gibi pek çok
yetkisi vardır ve bu yetkilerin hangilerinin tek başına hangilerinin karşı imza
kuralına göre kullanılacağı oldukça tartışmalıdır. Cumhurbaşkanı, halkoyuyla
seçilmenin getireceği artı meşruiyet, TBMM ve hükümet karşısında siyaset
üretecek bir aktör haline getiriyor. Ayrıca görevde olan bir cumhurbaşkanını
yeniden seçilebilmek için seçim vaatlerini gerçekleştirmek amacıyla, var olan
anayasal yetkilerini genişletmek yönünde de harekete geçirebilir.
Yarı-başkanlık sisteminde sert kuvvetler ayrılığının
görülmezken yürütme ve yasama organları
arasında yumuşak bir geçişin var olduğunu söz konusu. Türkiye’de
cumhurbaşkanının yasama, yürütme ve yargı alanında yetkileri mevcut. Yasaları
yayınlamak, Anayasa değişikliklerini halkoyuna sunmak, seçimleri yenilenmesine
karar vermek yasama alanındaki önemli yetkilerinde birkaçı. Başbakanı,
bakanları ve genelkurmay başkanını atamak; YÖK ve Rektörlerin seçiminde ise
yürütmenin yetkilerini kullanmakta. Yargı ile ilgili yetkileri ise Anayasa
Mahkemesi üyelerini, Danıştay üyelerinin dörtte birini, Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcısı ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı vekilini, Askeri Yüksek İdare
Mahkemesi üyelerini, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyelerini seçmek.
Bu yıl yapılacak Cumhurbaşkanı seçiminde Cumhurbaşkanının hükümetle aynı partiden olması durumunda siyasi yaşamda daha aktif ve görünür olması beklenmektedir. Cumhurbaşkanı ile hükümetin ayrı partiden olması durumunda ise cumhurbaşkanı ile bakanlar kurulu arasında krizlerin çıkma ihtimali çok daha yüksektir. Bunun temel nedeninin yürütmenin iki başlı olması. Böyle bir krizde halk tarafından seçilen bir cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmeyene oranla eli çok daha kuvvetlidir ve krizleri çözmek daha zordur.
Bu yıl yapılacak Cumhurbaşkanı seçiminde Cumhurbaşkanının hükümetle aynı partiden olması durumunda siyasi yaşamda daha aktif ve görünür olması beklenmektedir. Cumhurbaşkanı ile hükümetin ayrı partiden olması durumunda ise cumhurbaşkanı ile bakanlar kurulu arasında krizlerin çıkma ihtimali çok daha yüksektir. Bunun temel nedeninin yürütmenin iki başlı olması. Böyle bir krizde halk tarafından seçilen bir cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmeyene oranla eli çok daha kuvvetlidir ve krizleri çözmek daha zordur.
Amerika’da
başkanlık sistemi
Amerika’da da Başkanlık sisteminde yasama ve yürütme
organları birbirinden her açıdan bağımsız iki ayrı organa verilmiştir. Bu
organlar ayrı ayrı seçilmelerine rağmen, birbirlerinin varlıklarına son
verememektedirler. Aynı zamanda bu organlar birbirlerinin faaliyetlerine ve
yetkilerine müdahale edememektedirler. Yarı-başkanlık siteminden farklı olarak
sert kuvvetler ayrılığı görülüyor. Yasama, yürütme ve yargı birbirinden kesin
olarak ayrılmıştır ve birbirlerini sürekli etkin bir denetim altında tutarlar.
ABD'de yasama organı olan kongre iki alt kanattan
meydana gelmektedir. Bunlar temsilciler meclisi ve senatodur.Temsilciler
Meclisi, eyaletlerin nüfus yoğunluğuna göre belirlenecek sayıda üyelerin
seçilmesiyle oluşan, ABD'nin iki meclisinden biridir. Temsilciler meclisi
üyeleri, iki yıllık bir süre için seçilirler. Her eyalet, en az bir temsilciye
sahiptir. Bunun dışındaki temsilciler, devletlerin nüfuslarına göre
paylaştırılır. Temsilciler meclisi üyeleri doğrudan doğruya halk tarafından seçilmektedir.
ABD'nin diğer meclisi olan senatoya ise her eyaletten iki temsilci gönderilir. Bugün
ABD'de 50 eyalet vardır. Buna göre senatör sayısı da yüzdür.
Anayasaya göre başkan ve yardımcıları iki dereceli
genel oyla dört yıllık bir süre için seçilir. Başkan, yürütme yetkisine tek
başına sahiptir. Bu alandaki işlemleri, kimseye bağlı olmadan, anayasal çerçeve
içinde tek başına yapabilir. Başkan aynı zamanda idari mekanizmanın şefi
olarak, bütün federal memurları atama ve görevlerine son verme yetkisine
sahiptir. Ancak bu yetki senatonun onayına tabi olduğundan önemli pazarlıklardan
birini oluşturmakta
Fransa’da
Yarı Başkanlık Rejimi
Fransız yarı başkanlık sisteminde 1958 Anayasası,
temelde parlamenter bir sistem öngörmekle birlikte, devlet başkanına alışılmışın
üstünde önemli yetkiler tanımakta. Devlet başkanı,“Millet Meclisini feshetmek”
yetkisi vardır. Ayrıca, başbakanı atamak ve istifasını kabul etmek, ulusa mesaj
yollayarak kamuoyunu bilgilendirmek, Anayasaya aykırı oldukları savıyla kanun
ya da uluslararası anlaşmalar hakkında Anayasa Konseyine (Anayasa Mahkemesine)
başvurmak, bu Konseyin 9 üyesinden 3’ünü ve başkanını atamak, başkanın
yetkileri arasındadır.
Yine Anayasaya göre “vatana ihanet hali” dışında
sorumsuz (md.69) olan Cumhurbaşkanı, “af ilan etme” yetkisini de tek başına kullanabilmektedir
(md.17). Ayrıca, Cumhurbaşkanı, hükümetten veya iki meclisten bir öneri gelmesi
halinde, bir tasarının kanunlaşması için “referanduma” da başvurabilmektedir
(md.11).
Görüldüğü gibi, Fransız yarı-başkanlık sisteminde
Cumhurbaşkanı Anayasadan kaynaklanan yetkileriyle çok güçlü bir konumdadır.
Federal Almanya Yönetim sistemi
Federal Meclis, Alman halkının seçilmiş
temsilcisidir. Federal mecliste yer alan 598 milletvekilinin yarısı partilerin
eyalet kapsamında gösterdikleri aday listelerinden seçilirler (ikincil oylar).
Milletvekillerinin diğer yarısıysa, sayıları 299 olan dar bölgede doğrudan
adaya verilen oylarla seçilir (birincil oylar).
Cumhurbaşkanı, Federal Alman devletinin başıdır.
Federal Almanya’yı dışarıya karşı temsil eder ve hükümet üyelerini, yargı
üyelerini ve yüksek devlet memurlarını atar. Yasalar, onun imzasıyla yürürlüğe
girer. Parlamentoyu feshetme yetkisine sahiptir.
Federal senato 16 eyaleti temsil eder, yasaların
yapılmasına ve kısmen de federal devlet yönetimine katılan bir anayasal
organdır. Parlamenter sistemin temel özelliklerini taşır. Çünkü Cumhurbaşkanı
Federal Meclisçe seçilir ve çoğunluk partisinin lideri cumhurbaşkanı tarafından
başbakan adayı olarak Federal Meclise önerilir; eğer meclisin mutlak çoğunluğu
adayı onaylarsa, başbakan atanmış olur.
Finlandiya’da
Yarı Başkanlık Rejimi
Finlandiya Anayasasına göre, halk tarafından seçilen
devlet başkanı, hükümette ilk söz sahibi olan “makam”dır. Dış politikanın
yönlendirilmesi, idari mekanizmanın gözetimi, silahlı kuvvetlerin komutası
kendisine bağlıdır. Kanunlar üzerinde çok güçlü bir veto yetkisi vardır; öyle
ki, veto edilen metin ancak daha sonra yapılacak genel seçimlerde oluşan
mecliste ele alınabilir ve üye sayısının salt (mutlak) çoğunluğu ile kabul
edilebilir. Üstelik, devlet başkanı bakanların hazırladıkları kanun
tasarılarını parlamentoya sunmayabilir; onun yerine, kendi hazırladığı bir
metni parlamentoya sunabilir. Finlandiya’da Cumhurbaşkanı meclisi dağıtma
yetkisini tek başına kullanabilmektedir.
Yararlanan Kaynaklar
Serap Yazıcı/ Başkanlık ve Yarı başkanlık Sistemleri
Türkiye İçin Bir Değerlendirme,İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, 2002.
https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/giris.jsp
http://www.adalet.gov.tr/duyurular/2011/eylul/anayasalar/ulkeana/pdf/08-ALMANYA%20209-276.pdf
http://journal.yasar.edu.tr/wp-content/uploads/2014/01/23-Fevzi-DEM%C4%B0R.pdf