29 Kasım 2013 Cuma

Futbolda etik


Futbolda etik

Profesyon futbol ile sokakta oynan futbol arasında farklı etik davranışlarını görmenin temel nedeni milliyetçilik, para kazanma ve devlet olgularının olması
Şafii Çelik

Futbola Kant'ın ve diğer felsefecilerin etik kavramı ile, Michel Foucault'un gözetip kulesi/ 'panopticon hapishanesi' ile Althuser'in devletin ideolojik aygıtları ile baktığımızda alışılmışlığın dışında olur. Futbolun sadece topun arkasından koşanlar ve taraftardan ibaret olmadığını, toplumu dönüştürebilen ve toplum tarafından dönüşen bir güç olduğunu anlamak mümkün.

Futbolda etik kavramı nasıl çalışır? Spor felsefecileri iyi nedir, kötü nedir, nasıl davranmalı, sporcu kendini yere atmalı mı atmamalı mı, zaman geçirmeli mi geçirmemeli mi, stratejik faul yapmalı mı yapmamalı mı gibi sorular sorar.Yağmur Nuhrat ise  futbolcular bu hareketi veya aksiyonu yaptıktan sonra bunu nasıl açıklıyor diye bakıyor. Hareketi ve aksiyonu haklı ve adil görüyorsa bunun altını nasıl doldurduğuna bakıyor. Bütün bu hareket ve aksiyona baktığında o bütün farklı yapmalıları, şöyle yapmalı böyle yapmalı gibi yapmalıları bir araya getirip ve bu yapmalılardan oluşan müzakereler sonucu çoğulcu bir etik ve hakkaniyete ulaştığımızı gördüğümüzü belirtiyor. 
 
Futbolda yazılı ve yazılı olmayan kurallar

Nuhrat'a göre futbolda her ne kadar yazılı kurallar varsa da yazılı olmayan adetler de mevcut. Futbolcular ve taraftarlar yazılı olmayan adetlerin uygulanmasını mubah görebiliyor.Yazılı kural der ki faul yapamazsın fakat insanlar ile konuştuğunuz da mubah olan fauller var. Maçın durumuna ve kişiye göre faul yapmak değişiyor. Burada mubah faul tanımı yapılabiliyor. 1996 ylında Alpay'ın Hirvatistan'a karşı Avrupa Kupası'nda karşı takımın forvet oyuncusunu düşürmemesi ve dolasıyla türkiyenin gol yemesi. Golü kalesinde gören Türkiye'nin turnuvaya feda etmesi diğer yandan Alpay'ın fair play ödülü alması. Etik ve hakkaniyetin sorgulandığı bir durum. Nuhrat'a göre Türkiye'de devlet ve millet sözkonusu iken hele bu milli takım ise oradaki adet futbolun içinde olmayan adet ile ülkenin avantajını ve skorunu düşünürek hareket etmesidir. Alpay faul yapabilir veya topu elle tutabilir insanlara göre ve bunu yapmak hakkaniyete aykırı bir şey değil çünkü ülkenin çıkarı sözkonusudur. Hakkaniyet ve fair play kavramının ne kadar ilişkisiz gittiğini görübiliyoruz.

Taraftar devlet için tehlike arz ediyor mu?
Michel Foucault'un 'panopticon hapishansi' veya gözetim kulesini futbola uyarlayabiliriz.Nuhrat'a göre taraftar asıl olarak tehlikeli bir güç devlet için çünkü her hafta meşru olarak toplanıp binlerce  kişi bir yere gitme izni var. Kim olduklarını da kimse bilmiyor. Tanınmayan bu grup bir tehlike arz ediyor. Foucault'un panoptikon veya gözetim kulesi ile iktidar yüksek bir yerden toplumu gözlüyor ve toplumda ona göre hareket ediyor. İktidar olmasada insanlar iktidar varmış gibi artık hareket eder. Bunun sonucunda her insan kendi iktidarını yaratır ve korku ile yaşar.Nuhrat, polisin gözetme ve denetleme unsurlarının çok önemli olduğunu vurguluyor. İl ve ilçe spor güvenlik konseyleri, bekleme odaları yani problemli olan taraftarlar için,  kamera kontrol odaları, klup temsilcisi  ve taraftar temsilcisinin polise yardım etmesi , aramalar, alkollü olduğuna dair şüphelenen insanların standa alınmaması. numaralı koltuklar ve elektronik biletler ve bu biletler üzerinde kişiye ait tüm bilgilerin içişleri ve maliye bakanlığı ile paylaşılması insanları kontrol etmek için.

Devletin ideolojik aygıtı olarak futbol
Louis Althusser'in devletin ideolojik aygıtları arasında futbolu görmek mümkün. Özellikle Nuhrat, cinsiyetçi küfürleri ve bu küfürler üzerinden hegemonik erkek olgusuna ulaşmanın mümkün olduğunu söylüyor. Halil İbrahim Dinç adlı hakemin eşcinsel olması ve TFF'nin hakemlik yapmasını yasaklaması buna bir örnek.

1 yorum:

  1. Elini kaldırsan Foucault'a uyarlanabilir hale geldi de Althusser'li analiz ilginç olabilir Şafii gerçi cinsiyetçiliğe çıkan kapısı yüzünden mi derinleşsin istedim yoksa Althusser sevgimden mi bilemedim:)
    Ezgi

    YanıtlaSil